Yin Hanjiang’ın tekmesi hafif değildi. Tüm gücüyle vurmak istemiş de olsa sonuçta Yao Jiaping sadece bir gezgin ölümsüzdü, bu yüzden rol yapmak zorundaydı. Bu rol için tüm yüreğini ortaya koymayacaktı gerçi.
He Wenzhao manevi alem aşamasındaydı yalnızca. Gardını tamamen düşürmüşken gezgin bir ölümsüzün tüm gücüyle yapacağı bir saldırıya dayanmasının imkânı yoktu. Kan İblisi Ata onu korumak için ruhani enerji kullanmamış olsaydı bu tekme doğrudan iç organlarını yok edebilirdi. Kan İblisi Ata için He Wenzhao hâlâ çok değerliydi, yükselme potansiyeline sahip bir konaktı, Kan İblisi Ata onunla birlikte ölümsüzler alemine gidebilir ve daha güçlü insanları özümseyebilirdi.
"Ne yapıyorsun sen?!" dedi He Wenzhao öfkeyle. Tekrar ayağa kalktı.
Yao Jiaping ile yakın arkadaştı. Shangqing Tarikatının liderini kurtaran Yao Jiaping’di. Daha sonra He Wenzhao'nun Baili Qingmiao'ya karşı duygularından etkilenerek onu kurtarmak için Xuanyuan Tarikatına sızmayı kabul etmişti. Yao Jiaping her zaman eksantrik biriydi, xiulian dünyasının çoğu onun ününü biliyordu, ancak her zaman He Wenzhao'ya sadık kalmıştı. He Wenzhao daha önce hiç böyle bir muamele görmemişti, kızgın olması doğaldı.
Yin Hanjiang'dan Yao Jiaping gibi davranmasını istemek çok ağırdı. O başka birini taklit edebilecek bir karaktere sahip değildi. Neyse ki Yıkım Tanrısı - Cilt 2’yi okuduktan sonra Yao Jiaping'in cümlelerini ve konuşma tarzını öğrenmişti. Böylece kitaptan bir satır okudu. "Hıh, sadece canım cicim tavırlarınızı görmeye katlanamıyorum."
Kitaptaki Yao Jiaping bu kadar sapkın biriydi. Ne zaman yardım için gelen bir çift görse oldukça sinirlenir; onlara iki seçenek sunar, ya kadının bedenini ona vermesini ya da en çok değer verdikleri şeyi teslim etmelerini isterdi. Baili Qingmiao Su Huai'yi tedavi için getirdiğinde ondan ya yetişmiş ruhunu ya da bedenini vermesini istemişti. He Wenzhao da seyahat ederken Gongxilerin kızını ona getirmişti.
O sırada kendisinin ve Gongxilerin kızının sadece sıradan tanıdıklar olduğunu, sevgili olmadıklarını, Yao Jiaping’in masum bir kızı kirletmesine izin veremeyeceğini belirtmiş, Yao Jiaping için bir denek olmayı kabul etmişti.
Yao Jiaping Gongxilerin kızını kurtardıktan sonra He Wenzhao'ya bir ay boyunca eziyet etti. He Wenzhao dişlerini sıkarak katlandı, hatta şansı yaver gitti ve Yao Jiaping'in üzerinde denediği ilaçlar sayesinde xiulian uygulamasını artırarak bir atılım gerçekleştirdi. O andan itibaren Yao Jiaping'in He Wenzhao'ya olan ilgisi arttı. Onun cesur yüreğinden de etkilendi. Böylece ikisi yakın arkadaş oldular.
He Wenzhao Baili Qingmiao'dan ayrıldıktan sonraki otuz yıl içinde tanışmıştı Yao Jiaping ile. İkisi yirmi yıldan fazla bir süredir arkadaştı. Yao Jiaping'in bir gün diğer yetiştiricilerin işlerini zorlaştırmak için kullandığı sözleri kendisine söyleyeceğini hiç düşünmemişti.
Yao Jiaping'in alışkanlıklarını hatırlayarak hemen Baili Qingmiao'ya döndü. "Kardeşim, sana bir şey yapmadı ya?"
Yao Jiaping'in hastaları tedavi etmek için aldığı ücreti düşününce ve Baili Qingmiao'nun sağlıklı tenini görünce… Kan denizinde ağır yaralanmıştı açıkçası ve şimdi çok iyi durumdaydı!
He Wenzhao'nun aklında çok tatsız bir düşünce belirdi. Yüzü soldu, başını sallayarak geriye doğru iki adım attı. "Hayır, bu olamaz."
Yin Hanjiang He Wenzhao'nun aklından ne geçtiğini umursamıyordu. Buraya tek bir amaç için gelmişti: He Wenzhao'yu yakalamak. Şu anda tarikatın bariyerlerinin hemen yanındaydılar ve He Wenzhao yalnızdı. Kan İblisi Ata’yı bastırdıkları sürece onu hemen götürebilirlerdi. Tarikat bariyerine girmesi zor olsa da bariyerden çıkması kolaydı, dolayısıyla Baili Qingmiao ile birlikte oradan ayrılmaları zahmetsiz olacaktı.
Yin Hanjiang'ın Baili Qingmiao ve He Wenzhao ile uğraşacak hali yoktu. He Wenzhao'yu alıp mümkün olan en kısa sürede ayrılmak, lordunun ruh birliğini tekrar kullanması için olabildiğince erken dönmek istiyordu.
Ordu Ezen süngüsünün gücü Kan İblisi Ata’yı anında bastırmak için yeterli değildi, Yanan Gökyüzü Davulunu kullanması gerekiyordu. Yin Hanjiang'ın gördüğü yanılsamalara sadece kalp iblisleri değil Yanan Gökyüzü Davulu da neden oluyordu. Kalp iblisleri sadece Yin Hanjiang'ın aklını karıştırıyordu. Yanılsamaları ortaya çıkaran ise Yanan Gökyüzü Davuluydu.
En üst seviye bir ölümsüz eser kullanacak kadar gücü olmayan birinin geri tepme yaşaması normaldi. Yin Hanjiang Yanan Gökyüzü Davulunun geri tepmesinin sonuçlarını hesapladı, bununla başa çıkabileceğine karar vererek gizlice ellerini açtı kollarındaki Yanan Gökyüzü Davulunu kontrol altına alacak ruh tekniğini uyguladı.
Tam o anda Shangqing Tarikatının lideri bizzat geldi ve Yao Jiaping'i görünce onu coşkuyla selamladı. "Az önce Wenzhao'nun tarikat bariyerlerini açtığını gördüğümde gelenin Yao Hoca olduğunu tahmin etmiştim. Yao Hoca’nın zamanlaması kusursuz. Lütfen bu taraftan gelin."
Tarikat liderini gören Yin Hanjiang'ın yüzü seğirdi. İki düşmanı da karşısındaydı. Kalbi o kadar coşkuluydu ki neredeyse derisinin dış katmanını koruyamayacaktı.
Wenren E bunu görünce fevri davranacağından endişelenerek çabucak Yin Hanjiang'ın elini kavradı. Wenren E bile geçen sefer Shangqing Tarikatına sızmak için Liu Xinye’nin bedenini aldığı sırada He Wenzhao'yu gördüğünde midesi bulanmıştı. He Wenzhao burada yalnız olsaydı o ve Yin Hanjiang birlikte çalışarak onu yakalayabilir ve hızla oradan ayrılabilirlerdi.
Fakat Shangqing Tarikatının lideri buradaydı ve düşman toprağındalardı. Üstelik Shangqing Tarikatının elinde kaç kart olduğunu bilmiyorlardı. Şu anda pervasızca hareket edemezlerdi.
He Wenzhao Baili Qingmiao’nun Yao Jiaping'in elini tutmak için inisiyatif aldığını gördüğünde o kadar sinirlendi ki gözlerinden neredeyse kan damlayacaktı. Ancak Yao Jiaping elini geri çekti. Baili Qingmiao’ya sertçe bakarak Yıkım Tanrısı - Cilt 2’deki satırlardan birini okudu. "Benim Xiao Yi'mle denk olabileceğini mi sanıyorsun?"
Aynı zamanda sesini de iletti. "Ne demek istediğini biliyorum. Bu muhteremin Shangqing Tarikatının lideri için başka planları var. Şu an ikisini birden öldürmek gerçekten de uygun olmaz.”
Derin bir nefes aldı. Sakinleştikten sonra soğuk bir yüzle tarikat liderine baktı. "Telaşınıza bakıyorum da, birini iyileştirmemi istiyorsunuz, değil mi?”
"Aynen, aynen öyle." Tarikat lideri He Wenzhao, Baili Qingmiao ve Yao Jiaping arasındaki tuhaf atmosferi görmezden geldi. Baili Qingmiao'ya karşı davranışlarından dolayı utanç duyuyordu ve gençlerin ilişkilerine karışmak istemiyordu, bu yüzden onlara karşı kör olmayı seçmek zorunda kaldı. Yao Jiaping'e dedi ki; "Tarikatımın Xuanyuan Tarikatında mahsur kalan öğrencisini kurtardığı için Yao Hoca’ya borcunu ödeyemez bile. Daha fazla iyilik isteyecek yüzümüz yok ancak Qingyue'nin hayatı şu anda tehlikede! Onu Yao Hoca’dan başka kimse kurtaramaz ki! Yao Hoca Qingyue’yi kurtarabilse de kurtaramasa da, yardım etmeye istekli olduğu sürece Shangqing Tarikatı, göklerin dileğine aykırı olmadıkça Yao Hoca’nın gelecekteki herhangi bir isteğini yerine getirmek için gerekirse kaynayan sulara, gerekirse azgın alevlere dalmaktan gocunmayacaktır!”
Tarikat liderinin sözlerini duyduğunda Yin Hanjiang’ın kaşları hafifçe kalktı. Uzak gelecekte değil, çok yakında Shangqing Tarikatından bir isteği olacaktı ve ne göklere karşı çıkmaları ne de kaynar sulara yahut azgın alevlere dalmaları gerekecekti; çok küçük bir istekti.
Bu durumda, bir süre daha oyalanmaması için hiçbir neden yoktu.
Yin Hanjiang başını salladı. "Hm, beni oraya götür o zaman."
Tarikat liderini takip ederek uçan tekneye bindi, Baili Qingmiao da onu takip etti. He Wenzhao kız kardeşinin kendisine bir bakış bile atmadan Yao Jiaping’i takip ettiğini gördüğünde o kadar öfkelendi ki neredeyse ruhunu kusacaktı.
Tarikat lideri He Wenzhao'yu bakışlarıyla uyardı. "Acele et."
Bu öğrencisi her yönden iyiydi, sadece kadınlar konusunda çok rahattı. He Wenzhao'nun Liu Xinye ile evli olmasına rağmen Gongxilerin kızıyla gizliden gizliye ilişki kurduğunun, ayrıca tarikattaki bazı kız kardeşleriyle muğlak duygularının olduğunun ve yine de Baili Qingmiao'ya gönül verdiğinin çok iyi farkındaydı.
Eğer tüm bu kadınları mutlu etmese ve herhangi bir sorun çıkmasını engellemeseydi, ayrıca Shangqing Tarikatının gelecekteki direği olacak kadar güçlü olmasaydı tarikat lideri onu çoktan azarlamış olurdu.
Şu anda sadece görmezden gelebilirdi.
Fakat Yao Jiaping Shangqing Tarikatının velinimetiydi, daha önce tarikat liderini iyileştirmişti ve şimdi Kıdemli Qingyue’yi tedavi etmesi için ona ihtiyaçları vardı. Hal böyleyken He Wenzhao nasıl olur da bir kadın yüzünden onu karşısına alabilirdi?
Ustasının uyarısıyla He Wenzhao memnuniyetsizliğini bastırdı, yumruklarını sıktı ve Yao Jiaping'in onun karısını nasıl çaldığını unutmayacağına yemin etti! Bu meseleden sonra adalet için onunla yüzleşecekti. Sevgilisini kurtarmaya söz vermek ve sonra da onunla birlikte olmak; bu nasıl kardeşlikti? O ve kız kardeşi çocukluklarından beri birbirlerine aşıktı, birlikte büyümüşlerdi, Yao Jiaping nasıl aralarına girmesine izin veremezdi!
Elbette Yin Hanjiang birini nasıl iyileştireceğini bilmiyordu. Rol yapmaya devam edecekti. Bu kişinin ne tür bir yaralanmaya maruz kaldığını biliyordu gerçi.
Yan odaya geldi. Saçları bembeyaz olan, yüzü kırışıklıklar ve güneş lekeleriyle kaplı Kıdemli Qingyue'yi süzdü. Tarikat lideri ona Kıdemli Qingyue’nin yaralarının sebebini anlatırken nabzını ölçüyormuş gibi yaptı. "Bir buçuk yıl önce kan denizindeki savaş sırasında Xuanyuan Tarikatının yeni tarikat vekili kendini feda ederek ilahi bir sıkıntıyla yüzleşme uğruna ölümsüz bir eser kullanarak Wenzhao ve beni öldürmek için kovaladı. Tarikata dönebildiğimiz için şanslıydık. Fakat o adam bariyerleri kırmak için Yanan Gökyüzü Davulunu kullanmaya çalıştı. Kardeş Qingyue Shangqing Tarikatını korumak için savunma tipi ölümsüz eserimiz olan Ay Birikintisi Çanını kullandı, ruhani özü tükendi ve geri tepmeye maruz kaldı. Şimdi beş düşkünlükten muzdarip. Onu hayatta tutmak için iksirler ve ilaçlar kullanmamıza rağmen artık yeterli değil, nefesi tükenmek üzere."
Demek o gün Yin Hanjiang'ın yoluna çıkan oydu... Yin Hanjiang Qingyue'nun yüzüne baktı ve buna karma denebileceğini düşündü. Tükenmek mi üzereydi? Endişeye gerek yoktu, onu kandil yağına dönüştürdükten sonra lambanın sönmesine izin vermeyecekti.
Shangqing Tarikatına yaptığı bu yolculuk bir hazineye girmek gibiydi. Karşılaştığı herkesle arasında bir husumet vardı. Harika, muhteşem!
Yao Jiaping'in yüzü tekrar buruştu. Sanki derinin altındaki et çıldırmışçasına gülerken derisi hiç hareket etmiyordu, çok garipti.
Yüzündeki bu ifadeyi gören tarikat liderinin kalbi yerinden fırlayacak gibi oldu. Endişeyle sordu: "Yao Hoca bile tedavi edemiyor olabilir mi? Kardeşim, ağabeyin seni çok incitti ah!
Tarikat lideri heybetini korumak için kasten kendisini orta yaşlı, kuzgun karası saçlı ve uzun sakallı, basit bir memur görünümüne sokmuştu; bu, şu anda ölümlüler arasında en gözde görünümdü. Tarikat lideri Kıdemli Qingyue'nin yatağının önünde diz çökerek hıçkıra hıçkıra ağladı.
Baili Qingmiao Qingyue'ye bir bakış attı ve Yin Hanjiang'a ses iletti: “Kurtarılabilir.”
Wenren E sesini iletmek için Baili Qingmiao'nun bedenini kullandığından ses hâlâ Baili Qingmiao'ya aitti. Daha önce Yao Jiaping'in anılarını özümsemişti, bu yüzden bir tedavisi olduğunu biliyordu. "Mahayana aşamasındaki bir yetiştirici onun için tüm ruhsal özünü aktarmaya istekli olmalı, ardından hastayı vücut birliği aşamasına geri döndürebilecek haplar uygulanmalı. Ancak daima vücut birliğinde kalacak, ilerlemesinin bir yolu olmayacak. Başka bir yolu da var: Beş Birlik Otunu bulmak. Beş düşkünlük yükselmiş tanrılardan insanlara, geviş getirenlere, köpeklere, böceklere ve haşaratlara kadar her şeyde kendini gösterir; evrenle birlikte doğan ilkel tanrılar dışında her şey bu beş imtihanı yaşamaya mahkumdur. Yetiştirme sadece bu kaderi geciktirebilir. Sadece gökler ve yerlerin beslediği Beş Birlik Otu beş düşkünlüğü tedavi edebilir, ancak bu ilahi alemin bir hazinesidir ve birçok yükselmiş tanrı onu ele geçirmek istemektedir."
Yin Hanjiang, Baili Qingmiao'ya bir bakış attı. Elde edemeyecekleri bir şeyden bahsetmenin ne faydası vardı?
"Bende var." diye iletti Baili Qingmiao.
Orijinal olay örgüsünde Baili Qingmiao küçük bir ilkel diyara rastlamış ve onu aldıktan sonra elbette ki He Wenzhao'ya vermişti. Beş Birlik Otu onun tanrısallığına çekilmişti, bu yüzden bu kez He Wenzhao'nun ona ihtiyaç duyacak bir yaralanması olmasa da otuz yıllık seyahati sırasında onu bulmuştu. Yine de ne o, ne Zhongli Qian, ne Qiu Congxue ne de Su Huai onu tanıyabilmişti. Sadece ilahi aleme ait bir şey olduğunu biliyorlardı, bu yüzden tüm bu zaman boyunca onu saklamışlardı.
Yin Hanjiang, “İşime karışmayı aklının ucundan bile geçirme.” diye uyararak iletti.
Sonra Shangqing Tarikatının Mahayana aşamasındaki tek yetiştiricisi olan kişiye, tarikat liderine bakmak için döndü ve nezaketle gülümsedi. "Bir yolu var."
Beş Birlik Otundan hiç bahsetmeden sadece ilk yöntemi söyledi. Ardından, "Sizlere aktarım tekniğini öğretebilir ve ek iksirleri rafine edebilirim. Mahayana aşamasındaki bir yetiştiriciyi asla ilerleyemeyecek ve bundan beş yüz yıl sonra yine de göklerin beş düşkünlüğünü yaşamak zorunda kalacak vücut birliği aşamasındaki bir yetiştirici için harcama kararı size kalmış.”
"Bu..." Shangqing Tarikatının lideri sarsıldı. "Başka bir yolu yok mu?"
"Yükselmiş tanrılar bile beş düşkünlükten kaçınamazken ben, bir gezgin ölümsüz, ne yapabilirim ki?" Yin Hanjiang bir sandalyeye rahatça oturdu ve tarikat liderine soğuk bir bakış attı. "Onu kurtarmak isteyip istemediğinize siz karar verirsiniz.”
"Ücretime gelince, uzak geleceği beklemeye gerek yok." Yin Hanjiang, He Wenzhao'ya bakarak kötücül bir gülümseme sergiledi. Bir eldiven giydikten sonra Baili Qingmiao'nun ensesini tuttu ve He Wenzhao'ya hitaben, "Onu bana vermeye ne dersin?" diye sordu.
Yazar Notu:
Yin Hanjiang: Her yer kandil yağıyla dolu, yakmak ne zevkli olur! Kutlamak için havai fişekler patlatmak geçiyor aklımdan, nereden başlasam ki?
Wenren E: Sakin ol, sakin ol!!!
Tosbağa Notu:
Bugün çok zorlandım dikkatimi pek veremedim, hatalar varsa söylerseniz sevinirim ♥
