"Jianghu'nun düzeni çok değişti. Xuandu Dağı'na gitmek istiyorsan bu kadar acele etmemelisin.” Yan Wushi bir lafıyla Shen Qiao'yu durdurmayı başardı.
İkincisi hayrete düştü ve sonra sordu: "Xuandu Dağı'na gitmek istediğimi nereden biliyorsun?"
Yan Wushi kıkırdadı, "A-Qiao, düşüncelerinin hepsi yüzünde yazılı. Ben seni çoktan tanıyorken buları nasıl göremem?”
Shen Qiao, Yan Wushi'nin tekrar kendisiyle alay ettiğini fark etmedi, ancak karşı tarafın gözlerinin keskin olduğunu ve bir bakışta kendi düşüncelerini görebildiğini hissetti. Böylesi bir yetenek… Sözleri ve eylemleri sert olsa bile, birbirlerinin güçlü yanlarından öğrenmeye değer, bu yüzden dürüstlük ve alçakgönüllülükle tavsiye istedi: “Sana gerçekten de istediğin şekilde hitap edemem. Yapabilsem bile bu sadece bir anlık bir keyif sağlayacaktı, bunun nasıl bir yardımı olabilir? Dünyevi meseleleri veya insanları değerlendirmeye gelince, çok gerideyim, bu yüzden Sekt Lideri Yan’ın bana doğrudan söylemesini rica ediyorum, karşılığında başka bir şey teklif etmeye hazırım.”
Yan Wushi sevinçle: "İyi o zaman, unutma, bana bir şey borçlusun."
Shen Qiao bunu düşündü ve başını salladı: "Benden cennetin mantığına meydan okuyan veya zarar veren bir şey yapmamı isteyemezsin."
Yan Wushi: “Cinayet benim için yaşam potansiyelini tüketen bir felaketi ortadan kaldırmak gibi bir şey, elbette cennetin mantığına meydan okumak sayılmaz, neden yapmak istemiyorsun?”
Shen Qiao kaşlarını çattı: "Bu kadar inatçı ve mantıksız olacaksan sormamışım gibi davran."
Bunu söyledi ve tekrar ayrılmak için hamle yaptı ancak Yan Wushi tarafından tutuldu, ikincisi gülümsedi: "Tamam, tamam, sadece şaka yapıyordum. Bu muhterem, Tanrı'nın iradesine karşı olduğunu düşündüğün bir şeyi sana yaptırmayacak, bu şekilde iyi mi?”
İkisinin arasındaki ilişki oldukça ilginçti, eğer düşman deseydiniz bu doğru olmazdı. Arkadaş deseydiniz, aynı zamanda arkadaşların birbirlerine davrandığı gibi bir durum da değildi, en azından Shen Qiao'nun Zhao Chiying ve Yue Kunchi gibi diğer tanıdıkları onunla bu şekilde konuşmazdı.
Shen Qiao flört, mahremiyet gibi müstehcen sözler düşünemezdi, sadece Yan Wushi'nin her zaman böyle olduğunu hissetti: huysuz, istediğini yapar; artık buna alışmıştı ve şöyle dedi: "O zaman Sekt Lideri Yan, lütfen tavsiye ver."
Alevlerin yakın olduğunu gören Yan Wushi durma zamanının geldiğini biliyordu: "Han Feng'i tanıyor musun?"
Shen Qiao: “Daha önce Mutipo ile birlikte üç lorddan biri olarak bilinen, Kuzey Qi'nin memuru Han Feng mi? Kızının Bixia Sekti’nin dış öğrencilerinden biri olduğunu hatırlıyorum, onunla bir keresinde Ye Şehri’nde tanışmıştık, ama o zamanlar gözlerim kötüydü, bu yüzden neye benzediğini bilmiyorum.”
Yan Wushi güldü: "Evet, neredeyse o olayı unutuyordum, A-Qiao'muz güzel, onu kolayca tavlaman şaşırtıcı değil ve o şansı seninle flört etmek için mi kullandı?"
Shen Qiao anlamadı: "Neden onu Bixia Sekti ile olan ilişkisinden dolayı aniden gündeme getiriyorsun? Bixia Sekti’ne bu yüzden mi geldin?"
Yan Wushi: “Hem evet hem de hayır. Bixia Sekti’ne üç nedenden dolayı geldim, o sadece bir tanesi ve en önemsizi. Gao Wei ile Han Feng, Zhou ile samimidir ve o kız babasından daha sadıktır; Gao Shaoyi'yi imparator olarak tanır, ülkeyi geri kazanmaya yardım etmek ister. Bixia Sekti ile olan bu ilişkisinden dolayı sektinden yardım istemeye gelebilir ve sekti kendi tarafına katılmaya ikna edebilir.
Shen Qiao: "O felaketten sonra Bixia Sekti’nin güçleri büyük ölçüde azaldı, herhangi bir şeye niyetlenmeye güçleri yok ve Sekt Lideri Zhao tüm kalbiyle sektin kendisini siyasetten ve mücadeleden uzak tutmasını istiyor. Han E-ying’in kendisi gelse bile muhtemelen bu tür bir teklifi reddedecektir.”
Yan Wushi karşı çıktı: "Sen böyle anlıyorsun ancak bazı insanlar işin ortasındayken kafaları karışır, olayları net göremeyebilir, bu konuyu Zhao Chiying ile açıklığa kavuşturmak için bir fırsat bulmalısın. Eğer Qi, ülkeyi yeniden kurmak istiyorsa Tujue'nin yanında yer almak zorunda kalacaklar. Bixia Sekti küçük, eğer kendilerinin farkında değillerse ve Tujue'den yana olmazlarsa sonunda işler iyi bitmeyecek.
Shen Qiao bunu tuhaf buldu: “Sekt Lideri Zhao o tür bir insana benzemiyor, Sekt Lideri Yan ona karşı oldukça önyargılı görünüyor, daha önce sana yanlış bir şey mi yaptı?”
Yan Wushi bu düşünce dizisini takip etmedi, aniden konuyu değiştirdi: "Yuwen Yun, o yaşlı kel eşek Xueting'e ve tamamen alakasız Hehuan Sekti’ne güveniyor. Mahkemedeki güç dengesini ancak bu şekilde kontrol edebileceğini düşünüyor. Ama kimse aptal değil, gerçek niyetleri görmemek mümkün mü? Xueting veya Hehuan Sekti olsun, çıkarlarını genişletmek ve büyütmek için bu fırsatı değerlendirecekler.”
Shen Qiao bunu kafasında evirip çevirdi: “Bu yüzden mi daha önce Jianghu'nun düzeninin değişeceğini söyledin? Huanyue Sekti operasyonlarında daha az görünür hale geldi, işleri beklemek iyi bir fikir ama Hehuan Sekti genişlemek için acele ederse kesinlikle onlarla çatışırsınız. Huanyue Sekti’nin bazı kayıplara uğramasından korkmuyor musun?"
Yan Wushi kayıtsızca gülümsedi: "Aptal A-Qiao, şimdi Yuwen Yun'un desteğine sahipler ve gökyüzündeki güneş gibiler, birbirlerini yiyip bitirmeleri daha iyi değil mi, neden ortaya çıkıp onlara bir araya gelmeleri için bir sebep vereyim? Genişlemelerinde Xuandu Dağı gibi yağlı bir et parçasını göz ardı etmeyecekler ve kardeşiniz Yu çok gururlu, bu tecavüze dayanamayacak ve bir çatışma meydana gelecek. Bu yüzden diyorum ki hemen Xuandu Dağı’na dönmek için acele etmemelisin.”
Bir an duraksadı: "Duan Wenyang bütün bu güçleri beni öldürmek için topladı ve aynı doğrultuda hareket ederek baba-oğul çiftinin birbirini halletmesini sağladı. Tüm bunların arkasındaki nedeni biliyor musun?”
Shen Qiao başını salladı: “Tujue halkı birleşik bir kuzey görmek istemiyor, bu yüzden Yuwen Yong ve onu destekleyen senin ölmek gerekiyordu.”
Yan Wushi gülümsedi: “Dünyada geçirdiğin zaman boşa gitmemiş gibi görünüyor ama ilk uyandığın ve hiçbir şey hatılamadığın o zaman daha tatlıydın, cam ve buz kadar şeffaftın, söylenen her şeye inanıyordun.”
Shen Qiao'nun yüzü düştü: "Beni kandırmak kolay olduğu için Sekt Lideri Yan bundan hoşlanmış olmalı.”
Yan Wushi keyiflendi: “A-Qiao, beni gerçekten iyi tanıyorsun!”
Bu adam gerçekten yüzsüzün tekiydi. Shen Qiao ayrılmak istedi ama nihayetinde yapamadı. Yan Wushi az önce çok şey söylemişti. Bazılarını açıkça görebiliyordu ancak diğer sözleri yerdeki weiqi taşlarını toplamak, ayı görmek için bulutu hareket ettirmek, kayaları görmek için suyu dökmek gibiydi.
“Endişelenilmesi gereken düşmanın Xueting veya Hehuan Sekti değil de Tujue olduğunu mu söylüyorsun?”
Yan Wushi: "Duan Wenyang'ın planı, İmparatoriçe Ashina-shi'yi görmek için başkente girdiği anda, hatta daha önce başladı. Ayrıca Su Malikanesi'nde Su Wei'nin annesinden aradığı Jinglian çiçek yüzüğü basit bir yüzük değil.”
Shen Qiao: “Doğru, o zaman Yaşlı Hanım Qin ve Duan Wenyang bunun bir yadigâr olduğunu söylemişlerdi.”
Yan Wushi: “Bazı insanları soruşturdum ve cevabı ancak son zamanlarda öğrendim: Bu yüzük bir yadigar ancak sıradan bir yadigar değil. Hulugu'nun geçmişte Tujue'nin tüm ustalarını yendiğinin kanıtı, aynı zamanda bir konum sembolü. Doğu ve batıda yirmi kadar Tujue tümeninden efendiler çağırılabilir, Tujue'nin sınırları geniştir, bu insanlar genellikle kendi topraklarına dağılmıştır, Taspar Kağan bile onları harekete geçiremeyebilir, ancak bu yadigarı ile her şey zahmetsizce başarılabilir.”
Shen Qiao: “Bildiğim kadarıyla, Duan Wenyang'ın dövüş sanatları birinci sınıf ama onun melez olduğunu duydum, bu yüzden Tujue'de yüksek bir konuma sahip değil. Sadece bu yadigar ile onların sadakatini kazanabileceğinden şüpheliyim…”
Bu noktada durakladı: "Ya Hulugu hâlâ yaşıyorsa?"
Hâlâ hayatta olsaydı, Tujue'nin yirmi küsur efendisini çağırmak için yadigârı haklı olarak kullanabilecek olan yalnızca o olabilirdi.
Eğer işler gerçekten böyle olsaydı, o zaman her şey daha karmaşık ve acımasız hale gelirdi.
Yirmi yıldan fazla bir süre önce Qi Fengge ve Hulugu'nun yolları kesişti, Qi Fengge küçük bir farkla kazandı ve diğerini yirmi yıl boyunca merkezi ovalara girmemeye yemin etmeye zorladı. Şimdi çok zaman geçti, Shen Qiao’nun ustası vefat etmişti. Hulugu hala hayatta olsaydı onun dövüş sanatları, Tujue'nin tüm bu hareketleriyle birlikte önceki seviyesini daha da aşacaktı. Merkez ovalara tekrar girmek istediğinde amacı sadece varlığını hatırlatmak olmayacaktı. O zaman geldiğinde onu kim durdurabilirdi?
Yan Wushi: “Bu bir olasılık, ancak şu anda hiçbir kanıt yok, şimdilik onu görmezden geleceğiz.”
Shen Qiao uzun uzadıya düşündüğü her şeyi bir kenara bıraktı: “Bixia Sekt’inde kalmanın üç sebebi olduğunu söyledin ancak sadece ilkinden bahsettik. Diğer ikisi nedir?”
Yan Wushi gülümsedi: "İkincisi tabi ki senin için."
Shen Qiao "...üçüncüsü?" diye sordu.
Yan Wushi, "O da senin için." diye yanıtladı.
Shen Qiao yüzünü ekşitti: “Bu zavallı Taoist’in sahip olduğu yetenek ve erdemler Sekt Lideri Yan’ın dikkatini çekmeye layık değil.”
Yan Wushi gülümsedi: "Hem erdeme hem de yeteneğe sahipsin, neden benim dikkatime layık olmayasın? Ayrıca erdem ve yetenek bir kenara yüzün de oldukça güzel değil mi? Daha fazla ne isteyebilirim?”
O esnada Fan Yuanbai yürüyerek çıkageldi ve onları selamladı: Sekt Lideri Yan, Taoist Rahip Shen, sekt liderimiz haber gönderdi; bu günlerde gelişinizi beklemiyorduk bu yüzden hazırlanmak için zamanımız yoktu, bugün bir ziyafet hazırladık ve katılmanızı umuyoruz.”
Shen Qiao'nun konuşmasını beklemeden, Yan Wushi elini tuttu: "Sekt Lideri Zhao çok kibar, alçakgönüllülükle kabul edeceğiz."
Shen Qiao elini geri çekemedi: “…Gitmeyecek değilim, Sekt Lideri Yan ne yapıyorsun?”
Yan Wushi: "A-Qiao, kol kola yürümek diye bir şey duymadın mı?”
Shen Qiao: “Bu sadece yakın arkadaşlar için!”
Yan Wushi şaşırdı: “Biz yakın arkadaş değil miyiz?”
Shen Qiao: “...Bu zavallı Taoist’in böyle bir düşüncesi yok.”
Yan Wushi: “Yarım Adım Zirvesi’nin altında bu muhterem hayatını kurtardı, bu büyük bir iyilik değil mi?”
Shen Qiao yanıtladı, "...Evet."
Yan Wushi: “Weizhou Şehri dışında, Sang Jingxing'den kurtulman için seni geride bıraktım, hiç etkilenmedin mi?”
Shen Qiao: “...etkilendim. Ama unutma, ben de seni birkaç kere kurtardım.”
Yan Wushi: “İşte durum böyle değil mi, bu dünyada senin ve benim gibi ölüm kalım savaşı yapan kaç kişi olabilir? Benim gibi şık, çekici bir insanı arkadaşın olarak gördüğünde kendini kutsanmış hissetmiyor musun?
Shen Qiao: "Hayır diyebilir miyim?"
Yan Wushi: "Hayır."
Shen Qiao: "..."
Yanlarındaki Fan Yuanbai izledi ve ağzı açık kaldı, içinden şöyle geçirdi: Vay canına, Taoist Rahip Shen ve Sekt Lideri Yan çok yakın olmalı. Sekt Lideri Yan’ı buraya misafir olarak getirmesine şaşmamalı. Görünüşe göre Sekt Lideri Yan’ın bizim dövüş sanatlarımızı eleştirmesi Taoist Rahip Shen içindi. Öğrenciler gerçekten de onun kavga aradığına dair bir yanılgıya kapıldılar, bu şekilde olmamalı. Geri dönüp durumu açıklayacağım.
Fan Yuanbai, Shen Qiao'nun iyi bir insan olduğunu bu yüzden Yan Wushi'nin de iyi niyetleri olması gerektiğini düşündü, bu tamamen güzel bir yanlış anlamaydı. Eğer Shen Qiao onun düşüncelerini duyabilseydi ona, Yan Wushi'nin kesinlikle kavga aradığını söylerdi.
Üçü çiçek köşküne geldiklerinde ziyafet çoktan hazırlanmıştı. Zhao Chiying dağın eteğindeki hanlardan yemeklerini taze malzemelerle hazırlamaları için aşçılar tutmuştu. Tatları doğal olarak genelde öğrencilerin hazırladıklarından çok daha iyi olurdu.
Bixia Tarikatı'nın sadece birkaç öğrencisi vardı ve hepsi bir masanın etrafına oturmuştu. Zhao Chiying şarap kadehini kaldıran ilk kişi oldu. Yan Wushi'nin ziyaretini memnuniyetle karşıladığını ifade ederek, buradaki sadeliğe aldırış etmeyeceğini umdu.
Yan Wushi karşılık olarak gerçekten saygılıydı ve o da kadehini kaldırdı: “Formalitelere gerek yok Sekt Lideri Zhao. A-Qiao'nun karakteri nazik ve kibar. Onun umursadığı şeyler için onun yerine endişelenmek benim için sorun değil.
Shen Qiao düşündü: Beni takip eden sendin, bunun benimle ne ilgisi var?
Zhao Chiying düşündü: Bu sözler neden kulağa biraz garip geliyor?
Daha fazla düşünmedi, gülümsedi ve kadehini bıraktı: "Bu ziyafet dağa davet edilen aşçılar tarafından özel olarak hazırlanmış olsa da, lezzeti Chang'an'dakilerden farklı olabilir. Sekt Lideri Yan’ın tercihlerine göre olup olmadığını bilmiyorum, umarım sakıncası yoktur ve rahatsınızdır.”
Açılıştan sonra, belirli bir sıra olmaksızın herkes yemek yemek için çubuklarını kaldırdı. Shen Qiao Yan Wushi'nin Han E-ying hakkında yaptığı hatırlatmayı hatırladı ve o Zhao Chiying'in yanında otururken sorgulama fırsatı buldu.
Zhao Chiying şaşkın bir ifade gösterdi: "Han E-ying, geziye çıktığında Kıdemli Kardeş Yue tarafından kabul edilmişti. Bir dış öğrenci olarak sayılabilir, onunla hiç tanışmadım. Bixia Tarikatı ile olan diğer ilişkileri boşverin, beni bilgilendirdiğiniz için teşekkürler Taoist Kardeş Shen, ayrıca Kıdemli Kardeş Yue’den de bu konuyla ilgilenmesini isteyeceğim.”
Bu son sözleri söylerken sesi biraz üzgün geliyordu.
Shen Qiao, bir yol bulmasına yardımcı oldu: "Dağın eteğine gidip iyi kalibreli bazı öğrencileri kabul etsen nasıl olur?"
Zhao Chiying: “Taoist Kardeş, daha önce Xuandu Dağı’nın lideriydin; bu soruyu bağışla, Xuandu Dağı’nın nasıl yeni öğrencileri topladığını sorabilir miyim?”
Shen Qiao: “Xuandu Dağı’nın eteklerinde çok eskiden beri Xuandu Kasabası bulunur. Xuandu Dağı her yıl Xuandu Kasabası’na yeni öğrenciler toplaması için birilerini gönderir ve onlar kasabaya yerleşirler. Eğer sekte girmek isteyen biri olursa gelip ismini verir ve o kişinin yeteneği ve kişiliğine göre bir şeyler ayarlarız.”
Zhao Chiying iç çekti: “Tabii ki haddi aşan bendim, Xuandu Dağı dünyadaki bir numaralı Taoist mezhebi, yeni üyeler için endişelenilmesine gerek yok. Dürüst olmak gerekirse, Bixia Sekti’nin durumundan anlayacağınız üzere bir usta edinmek için dağa çıkan çocukların yeterli yeteneği yok ve vücutları da dövüş eğitimine başlamak için ideal olan zamanı geçmiş oluyor. Yeteneği olanlar ise binlerce li yol katedip buraya gelmek yerine başka sektlere gitmeyi tercih edecekler. Durum böyle olduğu sürece her şey daha da kötüye gidecek.”
Sektinin lideri olarak uzun vadeli gelişimleri düşünmesi oldukça doğaldı. Sekti ayakta tutmak için yetenekli insanlar gerekiyordu. eğer yeni bir yetenek yoksa tarikatın perişanlığı kaçınılmaz olurdu.
Bixia Sekti için en büyük sorun yetenek eksikliğiydi. Zhao Chiying ve Yue Kunchi'nin altındaki Fan Yuanbai ve Zhou Yexue gibi öğrencilerin becerisi olağanüstü değildi. Doğrusu gelecekte zirvelerinde sadece ikinci veya üçüncü sırada olacaklardı. Eğer işler bu şekilde devam ederse Bixia Sekti Fan Yuanbai'nin nesli ile sona erebilir.
Shen Qiao onun bu telaşını anlıyordu: "Gördüğüm kadarıyla, Sekt Lideri Zhao hala genç, şimdiden endişelenmenize gerek yok, belki birkaç yıl içinde iyi bir öğrenci yetiştirebilirsiniz.”
Zhao Chiying acı acı gülümsedi, "Sadece öyle umabilirim.”
Shen Qiao başka bir şey söyleyecekti ama diğer tarafından ona doğru önce bir kaşık ve ardından sevecen bir ses geldi: “Ağzını aç.”
Shen Qiao’nun ona dik dik baktığını gören Yan Wushi keyfi yerine gelerek gülümsedi. “Bana borçlu olduğunu unuttun mu? Bu kaşığı almak cennetin mantığına aykırı veya herhangi birine zarar mı veriyor?”
