Wenren E, Zhongli Qian gibi tek bir ayrıntıyı bile kaçırmayan biri değildi. Strateji söz konusu olduğunda Zhongli Qian ile, en ufak detaylara inebilen Shu Yanyan ile bile kıyaslanamayacağını biliyordu.
Ancak geçmişte de günümüzde de çok az hükümdar zekasıyla tanınırdı. Xuanyuan Tarikatının lideri olarak Wenren E'nin her ayrıntıyı kendisinin düşünmesine gerek yoktu. Sadece doğru insanları doğru yerlere ataması ve onlara güvenebilmesi gerekiyordu.
Tüm şüpheler Yin Hanjiang'ı işaret ediyorsa durum aslında basitleşiyordu, Wenren E Yin Hanjiang’ın kendisine ihanet etmeyeceğine inanıyordu.
Bu nedenle Wenren E Yin Hanjiang'ı çağırdı ve kendisi dışında onun iki kitaba sahip olduğunu bilebileceğini düşündüğü kişileri ve Xuanyuan Tarikatında kimlerin iz bırakmadan kendi kimliklerini gizleyebileceklerini sordu.
Yin Hanjiang’ın aklına bir cevap geldi. İyi bir hafızası vardı ve Wenren E'nin Sadomazoşistik Güzellik’i aldığı gün onunla yalnız olmasına rağmen lordun ne kitabı aldığını ve bir kutlama hazırlanıp hazırlanmayacağını soran bir kişi olduğuydu. Yin Hanjiang, Wenren E ile ilgili hiçbir şeyi kolay kolay unutmazdı, Wenren E kitabı okurken Sunak Ustası Yuan'ın kapısının önünde birkaç kez volta attığını bile hatırlıyordu.
Ayrıca Sunak Ustası Yuan bir kutlama planlamaktan sadece bir kez bahsetmişti. Wenren E Büyük Tarikat Savaşı'ndan sonra gücünü büyük ölçüde arttırmış olarak geri döndüğü zaman Sunak Ustası Yuan kutlamadan bahsetmemişti. Otuz yıllık inzivalarından sonra da bu konuyu gündeme getirmemişti.
Yin Hanjiang bunu aktardıktan sonra Wenren E, Xuanyuan Tarikatındaki astlarının karakterlerini düşündü. Muhafız Shu kurnaz, Muhafız Qiu açık sözlü, Sunak Ustası Miao ketum, Sunak Ustası Ruan pervasız, Sunak Ustası Shi korkak ve Sunak Ustası Yuan sinsiydi. Hiçbiri hırstan yoksun değildi ama kitabı ele geçirdikten sonra harekete geçmeden otuz yıl boyunca gizli kalabilenler muhtemelen sadece Muhafız Shu, Sunak Ustası Miao, Sunak Ustası Shi ve Sunak Ustası Yuan'dı.
Shu Yanyan kitapta Cen Zhengqi'nin ellerinde ölmüştü. O ve He Wenzhao birbirlerine düşmanlardı ve kitapların hepsi kahramanları kayıran kişileri seçmişti, bu yüzden ona sahip olma ihtimali yoktu.
Sunak Ustası Miao bunu öğrenmiş olsaydı Ziling köşkü’nün efendisinin neden bir erkek olduğunu merak eder ve gu böceklerini kullanarak onu üçüncü cildin yeri hakkında sorguya çekerdi. Bunu yapmadığı için ondan şüphelenmeye gerek yoktu.
Geriye kalan şüpheliler Sunak Ustası Shi ve Sunak Ustası Yuan'dı. Wenren E şüphelerinden emin olmak için Zhongli Qian'a bir mesaj göndererek ne tür bir insanın Xuanyuan Tarikatında yüzlerce yıl boyunca fark edilmeden adını değiştirip saklanabileceği konusunda tavsiye istedi.
İletim tılsımını alan Zhongli Qian’ın dili tutulmuştu. Neden bir yabancı olarak kendisinden Xuanyuan Tarikatının iç işlerine karışması isteniyordu ki?
Yine de Zhongli Qian soruya gereken dikkati verdi. Sayısız olasılığı sıraladıktan sonra en olası kişinin listeden sorumlu kişi olduğu sonucuna vardı.
Dolayısıyla Sunak Ustası Yuan en büyük şüpheliydi. Elbette Wenren E'nin elinde kanıt yoktu ama Xuanyuan Tarikatında hareket etmek için bir de kanıt mı gerekecekti? Wenren E'nin bir ya da iki astını öldürmek için bir nedene ihtiyacı mı vardı sanki?
Ancak tüm tehditleri tek hamlede bertaraf etmek ve ikinci kitabı sorunsuz bir şekilde elde etmek için Wenren E'nin bir süre beklemesi gerekiyordu.
İkinci kitabı elinde tutan kişinin bu kadar uzun süre gizlenmesinin yalnızca iki nedeni vardı: Birincisi Wenren E'yi öldürmek, ikincisi ise kendi gücünü artırmaktı.
İkinci cilt ölümsüzler diyarında geçtiği için muhtemelen yetiştirme dünyasında elde edilebilecek çok az fırsattan bahsediyordu. Elindeki tek ipucu Yanan Gökyüzü Ölümsüzü ve Yanan Gökyüzü Davulunun aynı ismi paylaşıyor olmasıydı. Davul ölümsüz bir eser olduğu için ölümsüz diyarın lordu ile bağlantısı olmadan onunla aynı ismi paylaşması mümkün değildi. En azından biraz saygı gösterebilirlerdi.
Yani Cen Zhengqi'nin gidebileceği sadece iki yer vardı: Biri, He Wenzhao'nun Wenren E'yi öldürmesine yardım etmek üzere kan denizine yol almaktı. Diğeri ise etrafta kimse yokken Yanan Gökyüzü Davulunun kontrolünü ele geçirmek için Xuanyuan Tarikatının yasak topraklarına gitmekti.
Bu noktada Cen Zhengqi'nin Sunak Ustası Yuan olup olmadığı artık önemli değildi. Onu yakalamak için sadece bu iki yerde konuşlanmaları gerekiyordu. Wenren E'nin planı buydu. Biraz kabaydı ve bazı şeyleri gözden kaçırmış olabilirdi ama çoğunlukla uygulanabilirdi.
Kan denizine girmek için bu şansı kullanması gerekiyordu. Yin Hanjiang onu takip edebileceği için onu Yanan Gökyüzü Davulunu koruması için göndermişti. Yin Hanjiang onu bulmaya geldiğinde Wenren E başarılı ya da başarısız olması fark etmeksizin her şeyi halletmiş olmak istiyordu.
Onların analizlerinden habersiz olan Sunak Ustası Yuan kıkırdayarak konuşmaya başladı. "Neden bahsediyorsun Tarikat Vekili Yin? Lordumuz için endişelendim ve ona yardım etmek için Yanan Gökyüzü Davulunu kullanmak istedim! Otuz yıl önce Tarikat Vekili Yin de yirmi bir doğrucu tarikat uzmanını yenmesine yardım etmek için onu çalmamış mıydı? Ne yani, Tarikat Vekili Yin yapabilir de Sunak Ustası Yuan yapamaz mı?”
Yin Hanjiang kayıtsızdı, gözlerini Sunak Ustası Yuan'ın elindeki kitaba dikmişti. "Bunca yıldan sonra hâlâ kimse Sunak Ustası Yuan'ın adını bilmiyor gibi görünüyor."
Shu Yanyan, Qiu Congxue, Ruan Weiyi, Shi Congxin, Miao Qiuqing, hepsinin ismini Yin Hanjiang listede görmüştü, peki ya Sunak Ustası Yuan'ınki neredeydi?
Yetiştirme dünyasındaki kayıt defterleri ölümlüler dünyasındakilerden farklıydı. Bunlar, kişinin adını kaydederken üzerine bir damla kan bırakması gereken sihirli eşyalardı. Böylece, eğer ölürlerse veya yetiştirmelerinde bir sorunla karşılaşırlarsa kayıt defteri bunu yansıtırdı. Ayrıca kişinin ebeveynleri tarafından verilen isimler kolaylıkla değiştirilemezdi. Eski zamanlarda bile ruhları isimlerini söyleyerek çağırma gelenekleri vardı, bu da bir ismin bir ruha bağlı olduğunu gösteriyordu. Kayıtlardaki bir ismin kanlarıyla uyuşmadığını görmek kolay olurdu.
"Şu anda neden böyle şeyleri tartışıyoruz? Lordumuzu bulmak için acilen kan denizine gitmeliyiz!" Sunak Ustası Yuan'ın tombul yüzünden ter damlıyorsa da yüreği sakindi.
Artık gizliliğini korumanın bir yolu olmadığını biliyordu. Yin Hanjiang'ın burada saklanması Wenren E'nin ondan şüphelendiği anlamına geliyordu.
Sunak Ustası Yuan Wenren E’nin neden kendisinden şüphelendiğini gerçekten anlamamıştı. Wenren E'nin Baili Qingmiao'nun başkahramanı olduğu bir kitabı olduğunu tahmin etmesi bile bir tesadüftü.
O zamanlar Wenren E bir kitap ile inzivaya çekildiğinde Sunak Ustası Yuan bundan şüphe duymuştu. Wenren E katliam yolunda yetiştirme yapardı ve alemini yükselttiği her seferinde savaş alanında olurdu. Astları ona gizli kitaplar sunduğunda onlara sadece bir göz atar ve çok nadiren inzivaya çekilerek çalışırdı. O zamanlar Sunak Ustası Yuan gerçekten de Wenren E'nin inanılmaz bir teknik elde ettiğini düşünmüş ve Yin Hanjiang'a birkaç kez sormuşsa da cevap alamamıştı. Bunu hafızasına not etmiş ve fırsat bulduğunda okumak için çalmayı düşünmüştü.
Otuz yıl kadar bir süre önce Wenren E ve Yin Hanjiang Zhongli Qian'ı kaçırmak için gitmiş oldukları sırada bir gün bir kitap Sunak Ustası Yuan'ın kafasına çarpmıştı. Bu kitap Yıkım Tanrısı - 2. Cilt idi. Giriş sayfasında Wenren E'nin kan denizinde He Wenzhao tarafından öldürüldüğünü yazan bir önceki cildin özetini gören Sunak Ustası Yuan sevinçle dolmuştu.
Bununla birlikte kitabın başında kendisine verilen görev şuydu: "Birinci ciltteki olaylarda önemli sapmalar ortaya çıktı, Wenren E'nin ölüm olasılığı düştü ve Baili Qingmiao He Wenzhao'dan gittikçe uzaklaştı. Bu nedenle Wenren E'ye karşı en kötü niyetli olan kişi, olay örgüsünü değiştirmek ve He Wenzhao'nun Wenren E'yi öldürüp Baili Qingmiao'nun kalbini kazanmasına yardım etmek için seçildi."
İkinci cildi okuyan Sunak Ustası Yuan, gerçek adı olan Cen Zhengqi'nin bu ciltte yer aldığını gördü. Kendisinin He Wenzhao'nun destekçilerinden biri olduğunu öğrenince keyfi kaçmıştı. Sunak Ustası Yuan Wenren E'yi öldürmeye niyetlenmişken He Wenzhao'nun kardeşlerinden biri olmaya nasıl razı olabilirdi? He Wenzhao ve Wenren E birbirleriyle savaşırken fırsatı değerlendirmeye ve Yin Hanjiang'ın Yanan Gökyüzü Davulunu ele geçirmeye karar vermişti.
Kitabı ele geçirdikten hemen sonra Wenren E tarikatın otuz yıl boyunca inzivaya çekilmesini emretmişti. Otuz yıl sonra Sunak Ustası Yuan harekete geçmek istediğinde Ziling Köşkü’nün efendisinin bir erkek olduğunu duymuştu.
Ziling Köşkü’nün efendisi sayesinde üçüncü cildin ikinciyle aşağı yukarı aynı zamanda ortaya çıktığını anlamıştı. O halde birinci cilt de aynı zamanlarda ortaya çıkmış olmalıydı. Ama bu mantıklı değildi - Wenren E’nin yıllar önce bir kitap edindiği ve çoktan kaderi değiştirmeye başladığı açıktı.
Sunak Ustası Yuan dikkatlice düşündükten sonra Wenren E'nin başlangıçta He Wenzhao'ya hiç zarar vermediğini, bunun yerine Baili Qingmiao'yu kayırdığını fark etti. Böylece aklına cüretkar bir fikir geldi. Belki de Wenren E'nin iki kitabı vardı ve diğeri Yıkım Tanrısı değil, Baili Qingmiao'nun başkahraman olduğu farklı bir kitaptı.
Tahmini doğru olsun ya da olmasın, işi sağlama almak için hemen kayıtlardaki gerçek adını değiştirdi ve planının açığa çıkmasını önlemek için Baili Qingmiao'yu bayıltsın diye Kan İblisi Ata ile temasa geçmişti.
Kan İblisi Ata, o He Wenzhao'yu gizlice gözlemlerken onunla tanışarak arkadaş olmuş ve ikisi kısa süreli bir ittifak kurmak için anlaşmışlardı.
Sunak Ustası Yuan her şeyi hesaplamış olmasına rağmen Wenren E’nin nasıl hâlâ onu bulabildiğini anlamıyordu.
Elbette ki bu sözleri Yin Hanjiang'ın kendisine inanacağı ve onu serbest bırakacağı umuduyla değil, Yin Hanjiang'ın onun hâlâ blöf yapmaya çalıştığını düşünmesi ve bu nedenle gardını düşürmesi için söylemişti.
Ancak birkaç kelimeden sonra Sunak Ustası Yuan bunun işe yaramayacağını fark etti. Yin Hanjiang duygusuz bir kukla gibiydi, söylediklerinin hiçbiri onu etkilememişti. Gözlerini hiç şaşmadan Sunak Ustası Yuan'a dikmiş, kusurlarını bulmaya çalışıyor ve saldırmak için bir fırsat kolluyordu.
Sunak Ustası Yuan iç çekti. "Eğer Tarikat Vekili Yin bana inanmıyorsa kendimi savunmaktan başka çarem yok."
Bu sözleriyle kendi sihirli silahını, Zehirli Ejderha Kırbacını çıkardı. Bunca yıldır Xuanyuan Tarikatındaki hiç kimse onu görmemişti.
Dışarıdan bakıldığında Sunak Ustası Yuan'ın sergilediği güç, iki muhafız ve dört sunak ustası arasında en zayıfı olan manevi alem aşamasındaydı ve Sunak Ustası Yuan yetiştirme döneminin ilk yıllarında temelini yaralamış, Mahayana aşamasına ilerleyemez olmuştu. Kitaba göre He Wenzhao ile tanıştıktan ve onun kardeşlerinden biri olduktan sonra He Wenzhao onun bir fırsat bulmasına ve Mahayana'ya yükselmesine yardım etmişti.
Otuz yıl önce ikinci ciltte gelişmek için birçok ipucu bularak birçok fırsat çalmış, eski yarasını iyileştirmiş ve Mahayana'ya yükselmişti. Yeterli gücü olmasaydı zaten Yanan Gökyüzü Davuluna el sürmeye cesaret edemezdi.
Zehirli Ejderha Kırbacının bir şaklamasıyla zehirli qi etraflarındaki ruhani enerjiyi sardı. Sıradan zehirlerin yetiştiriciler üzerinde hiçbir etkisi olmasa da Sunak Ustası Yuan'ın zehri son derece güçlüydü. Kişi ne kadar uzun süre maruz kalırsa o kadar zayıflardı. Yetiştiriciler savaşta doğal ruhani enerji özümsemek zorundaydı, bu yüzden Yin Hanjiang'ın gücü çatışmaya girdiklerinde gittikçe zayıflayacaktı.
Sunak Ustası Yuan'ın amacı savaşı uzatmaktı. Tılsımları, ruhani taşları, tek kullanımlık büyülü eşyaları ve hızlı dizileri birbiri ardına fırlatarak Yin Hanjiang'ı oyalamaya ve ruhani enerji emmeye zorlamaya çalıştı.
Yin Hanjiang sadece manevi alem aşamasındaydı, Sunak Ustası Yuan'dan çok daha güçlü değildi. Ne var ki o bir kılıç yetiştiricisiydi. Saldırıları oldukça korkutucuydu ve kendi aşamasındaki en yüksek savaş gücüne sahipti. Ancak Sunak Ustası Yuan gibi yıpratma savaşı veren biri onun zayıf noktasıydı. Bir kılıç yetiştiricisinin her saldırısı büyük miktarda ruhani enerji harcar, bu nedenle savaşta içgüdüsel olarak doğal ruhani enerjiyi emerlerdi. Yin Hanjiang esasında pervasız bir savaşçıydı, ruhani enerjinin zehirli olduğunu bilse bile onu özümsememesi imkansızdı.
İlk on hamlesinde Sunak Ustası Yuan'ı alt etmeyi başaramadı. Dantianına daha fazla ruhani enerji girdikçe endişelenmeye başladı ve hareketleri biraz yavaşladı.
Uzmanlar arasındaki bir savaşta bir anlık dikkatsizlik bile bir atılıma neden olabilirdi. Sunak Ustası Yuan eline geçen fırsatı değerlendirerek Zehirli Ejderha Kırbacını savurdu; zehirli dikenleri olan kırbaç Yin Hanjiang'ın vücuduna sertçe vurdu. Yin Hanjiang bundan kaçınmak için hiçbir girişimde bulunmadı. O saldırırken Sunak Ustası Yuan da kendini düzgün bir şekilde savunamazdı. Yin Hanjiang bu fırsatı bekliyordu!
Zehirli Ejderha Kırbacı ona vurduğu anda Yin Hanjiang’ın tüm ruhani özüyle sarılmış olan Ordu Ezen kılıcı doğrudan Sunak Ustası Yuan'a saplandı. Bu kılıç gökleri parçalayacak güce sahipti, yeni yükselmiş bir ölümsüz bile olsa bu hamleyle vurulduğu takdirde ciddiyetle yaralanacaktı.
Yine de Sunak Ustası Yuan hazırlıklıydı. Göğsünü sıvazladığında altın rengi bir ışık parladı. Havada Yin Hanjiang'ın kılıcını engelleyen altın bir zırh belirdi.
"Wenren E seni buraya tek başına gönderdiğinde gerçekten beni yenebileceğini mi düşündü?" Sunak Ustası Yuan hüzünle kıkırdadı. Vücudu şekil değiştirerek kısa ve tombul bir adamdan sıradan bir görünüme sahip uzun ve ince vücutlu bir adama dönüştü.
Bir yetiştiricinin görünüşü ruh yetiştirme aşamasından sonra değişmezdi ancak elbette ki şeytani yetiştiricilerin vücutlarını yeniden şekillendirmesinin sayısız yolu vardı. Sunak Ustası Yuan biri uzun ve ince, diğeri kısa ve tombul olmak üzere iki kimlik kullanmaya alışmıştı; bunun özel bir nedeni yoktu, sadece genel bir önlemdi.
İkinci ciltte ilk olarak He Wenzhao ve Baili Qingmiao yükselmiş ve daha sonra arkadaşları onları takip ederek He Wenzhao'ya yetiştirme dünyasında neler olduğu hakkında bilgi vermişti. Onların anlattıklarına göre Sunak Ustası Yuan Ziling köşkü’nün efendisini yenerek onun için olan Yüce Altın Ölümsüz zırhını ele geçirmişti. Onu giyerek Yin Hanjiang'ın saldırısını engellemeyi başarmıştı.
Yin Hanjiang’ın manevi alem aşamasında olması bir yana, Mahayana’da bile olsa yazarın kahramanın esas karısı için hazırladığı zırhı nasıl delebilirdi?
Sunak Ustası Yuan tereddüt etmeden saldırdı. Zırhın koruması altında kırbacını Yin Hanjiang'ın vücuduna tekrar tekrar vurdu. Zehir vücuduna girdiğinde Yin Hanjiang dantianından yayılan soğuğu hissetti, bir parça bile ruhani enerji toplayamadı.
"Heheheh." Yin Hanjiang'ın yere yığılarak hareketsiz kaldığını gören Sunak Ustası Yuan zaferine karşı gülmeye başladı. "Tarikat Vekili Yin, Wenren E'ye olan tüm sadakatine rağmen ondan önce ölecek olman çok kötü. Seninle ilgilendikten sonra kan denizine gidecek ve Wenren E'nin son anlarının keyfini çıkaracağım."
Konuşurken eli hiç durmadı. Sunak Ustası Yuan son derece temkinli bir adamdı, Yin Hanjiang'a ayağa kalkma fırsatı vermeyeceği açıktı. Zehirli Ejderha Kırbacı neredeyse otuz metre uzunluğundaydı, böylece Sunak Ustası Yuan mümkün olduğunca Yin Hanjiang’dan uzakta durdu.
Ordu Ezen kılıcı yere düştü. Yin Hanjiang artık üzerinde uçabilecek durumda değildi. Sunak Ustası Yuan'ın bundan sonra lordunun da öleceğini söylediğini duyduğunda aniden mücadele etmeyi, hareket etmeyi bıraktı.
"Hayırdır, çoktan öldün mü? Yoksa beni kandırmak için ölü numarası mı yapıyorsun?" Sunak Ustası Yuan hiçbir numaraya kanacak gibi değildi. Yin Hanjiang'ın ruhunu eline geçirene kadar saldırmayı bırakmayacaktı.
Sunak Ustası Yuan'ın emriyle Zehirli Ejderha Kırbacı şekil değiştirerek bir yılan gölgesine dönüştü; Yin Hanjiang'ın ilahi ruhunu canlı canlı bedeninden çekip çıkaracak bir gölge!
Yılanın dişleri tam Yin Hanjiang'ın boynunu ısırmak üzereydi ki uzaktan bir davul sesi geldi. Güm!
Zehirli Ejderha Kırbacı bir tür güç tarafından engellenerek durdu.
"Neler oluyor?" Sunak Ustası Yuan sebepsiz yere panikledi, Yin Hanjiang'a vurmak için kırbacı tekrar savurdu fakat yere düşmüş olan Ordu Ezen kılıcı fırlayarak Zehirli Ejderha Kırbacını delip geçti. O anda Ordu Ezen kılıcı çoktan şekil değiştirmişti; artık başlangıçtaki o güzel, uzun kılıç gibi görünmüyordu - son derece acımasız üç bıçaklı bir süngüye dönüşmüştü.
Bu artık bir Ordu Ezen kılıcı değil, Ordu Ezen süngüsü olarak adlandırılabilirdi.
Güm güm! İki davul sesi duyulduğunda uzun süredir yerde yatan ve hareket edemeyen Yin Hanjiang ayağa kalktı. Bu sırada yüzünde bir hayalet maskesi vardı.
Sunak Ustası Yuan birkaç adım geri çekildi ve Zehirli Ejderha Kırbacını çılgınca geri çağırırken altın zırhını ruhani enerjisiyle güçlendirdi. Durumun kötü olduğunu görünce kaçışını çoktan planlamaya başlamıştı.
Mahayana aşamasındaki bir yetiştiriciyi öldürmek kolay değildi. Onu yenemese bile kaçmak için çaba sarf ederse bunu başarabilirdi.
Güm güm güm! Davul sesleri daha da yükseldi. Devasa bir savaş davulu vadiden yükselerek Yin Hanjiang'ın arkasındaki havada süzüldü.
Maskenin altından Yin Hanjiang'ın ifadesi görülemiyordu. Artık zehirden etkilenmiyor gibi görünüyordu. Bir anda Ordu Ezen süngüsünün yanında belirdi, bir eliyle Zehirli Ejderha Kırbacını kavradı ve güçlü bir çekişle Sunak Ustası Yuan'ın sihirli silahını avucundan almayı başardı.
Hayalet maskesinin altındaki gözlerinden acımasız bir kahkaha sergileyen Yin Hanjiang elini öylece sallayarak Zehirli Ejderha Kırbacı ile Yanan Gökyüzü Davuluna vurdu.
Güm! Bu Yanan Gökyüzü Davuluna değil, kendi sihirli silahının gücünü kullanarak Sunak Ustası Yuan’a vurulan ağır bir darbeydi.
Durumun iyi olmadığını gören Sunak Ustası Yuan, derhal sihirli silahıyla bağlantısını kesmeye karar verdi. Bu onu ciddi yaralayabilecek olsa da kaçmak daha iyiydi.
Ancak tam Zehirli Ejderha Kırbacını fırlatıp kaçmak üzereyken sayısız örümcek zambağı çiçek açarak kaçış yolunu kapattı.
"Amanın." Shu Yanyan'ın yüzlerce çiçekten daha güzel olan gülen yüzü zambakların arasından belirdi. "Ödümü kopardın. Tarikat Vekili Yin'in seni yenemeyeceğini düşünmüştüm. Eğer öyle olsaydı lorda ihanet etmek zorunda kalırdım."
Bunca zamandır saklanıyor ve kazandığı takdirde Sunak Ustası Yuan'ı, aksi şekilde Yin Hanjiang kazanırsa Yin Hanjiang’ı desteklemeyi planlıyordu.
"Sen büyük güce sahip, Mahayana aşamasındaki bir yetiştirici olduğun için sana dokunmaya cesaret edemiyordum. Ama şimdi sihirli silahınla olan bağını koparmak zorunda kaldığından zayıf düşmüşken bu muhafız bu fırsatı nasıl kaçırabilir?" Shu Yanyan'ın güzel görünümünün altında her zamanki acımasız hareket tarzı saklıydı.
Örümcek zambakları Sunak Ustası Yuan'ı içlerinde hapsetti. Ercikleri kan içerken taç yapraklar ruhani enerjiyi çekiyordu. Shu Yanyan çiçek bahçesinin ortasında durmuş, Sunak Ustası Yuan'ın mücadelesini izlerken hoş bir etobur çiçek gibi gülümsüyordu. "İyi ki Tarikat Vekili Yin kazandı, yoksa kendimi utandırmak zorunda kalacaktım."
Sunak Ustası Yuan'ın hiç de dikkat çekici olmayan yüzüne bir bakış attı ve başını salladı. "Birine boyun eğmeye mecbur kalsam da en azından yakışıklı olması gerekir."
O konuşurken Sunak Ustası Yuan'ın bedeni tamamen yok oldu. Mahayana aşamasındaki yetiştiricinin ruhu dışarı uçarak son bir direniş göstermeye çalıştı.
Yazık ki fırsat bulamadan sivri bir süngü ona saplandı. Üç bıçağın ışığı Sunak Ustası Yuan'ın ruhunu parçalara ayırdı. Böylece Mahayana aşamasındaki bir yetiştirici, bedeni ve ruhuyla yok oldu.
Hayalet maskesi hâlâ yüzünde olan Yin Hanjiang Yıkım Tanrısı kitabını eline aldı. Sunak Ustası Yuan'ın bir kenara kaldırmaya fırsat bulamadığı ikinci cildi çevirip açtı ve hemen başlangıçtaki özeti gördü: "He Wenzhao kan denizinde Wenren E'yi öldürerek nihayet ailesinin intikamını aldı ve küçük kız kardeşi Baili Qingmiao’yu geri kazandı. Bu ilahi çift, ölümsüz diyara birlikte yükselirken yetiştirme dünyasında sayısız güzel hikâye bıraktı.”
Maskenin altındaki gözler anında kıpkırmızı oldu.
