Xiao Pingyang ile ilgili en şaşırtıcı şey orijinal kitapta onun ve Yan Heqing'in yatma sahnelerinin hiç yazılmamış olmasıydı!
Hiç yoktu!!
Ne tek bir cümle, ne tek bir kelime, ne bir noktalama işareti, hiçbir şey!!!
Romanın ikinci yarısında haremin neredeyse her üyesi ve Yan Heqing üç bölüm boyunca çarşaflarda yuvarlanırdı. Xiao Pingyang hariç!
Bu da okurlar için en anlaşılmaz şeydi.
Yan Heqing'in hareminde Xiao Pingyang dışında sadece Prenses Yongning böyle bir muamele görmüştü. Ancak Prenses Yongning yazar tarafından öldürüldüğü için Yan Heqing ile yakınlaşma fırsatı bulamamıştı. Peki İmparatoriçe Xiao Pingyang neden hiç yatak sahnesinde tasvir edilmemişti?
Dahası Xiao Pingyang'ın orijinal kitaptaki rolü de oldukça sıra dışıydı.
Batı Shu Krallığı’nın prensesi olmasına rağmen başka bir kimliği daha vardı: Batı Shu Krallığı’nın generali. Evet, o genç ama güçlü bir kadın generaldi!!
Yan Heqing Kuzey Krallığı'na saldırdığında Batı Shu Krallığı tarafından onu desteklemesi için gönderilen kişi Xiao Pingyang'dı.
Bu, Xiao Pingyang ve Yan Heqing'in orijinal kitapta ilk karşılaşmasıydı. Duru bir su olan Xiao Pingyang doğal olarak tanışıldığının ertesi bölümünde aşağı itilen diğer kızlar gibi olmayacaktı.
Kısacası Xiao Pingyang Yan Heqing'in Kuzey Krallığı'nı yenmesine yardım ettikten sonra evine geri dönmüştü.
Okurlar tam da bu kahraman kızın haremin bir parçası olmayacağını düşünürken yazar dev avucunu kaldırıp herkesin yüzüne bir tokat atmıştı.
Orijinal kitapta Yan Heqing Güney Yan Krallığı'nı başarılı bir şekilde kurtarıp da Kuzey Krallığı'nı ve Doğu Wu Krallığı'nı birbiri ardına ele geçirdiğinde, herkes Yan Heqing'in devam edip Batı Shu Krallığı'na saldıracağını düşünmüştü. Ancak Yan Heqing bir hamle yapmamıştı.
Tam herkes küçük bir ülkeden sonra büyük bir ülkenin geleceğini düşünürken Xiao Pingyang tahta çıkarak Batı Shu Krallığı'nın imparatoru olmuştu. Sonra Yan Heqing savaşmak için birlikler göndermişti!!
Ve herkes savaş alanında karşılaştıklarında ölümüne savaşacaklarını düşünürken beklenmedik bir şekilde Yan Heqing, Xiao Pingyang'a evlenme teklif etmişti. Savaş alanında!!
Herkes çok şaşırmıştı!
Ne haltlar dönüyordu?
Daha da şaşırtıcısı ise daha sonraki olaylardı. Xiao Pingyang Yan Heqing'i yenemeyeceğini biliyordu ve Batı Shu Krallığı halkının savaşla ezilmesini istemiyordu. Sonunda Yan Heqing'in teklifini kabul edip Kuzey Krallığı ile evlenerek imparatoriçe olmuştu. Doğal olarak bundan sonra Batı Shu Krallığı Yan Heqing'e ait olmuştu.
Yan Heqing aniden dünyayı birleştirmişti!!!
Sırf biriyle evlendi diye!!!!
Biriyle evlendi!!!
Diğerleri anne ve babaları için savaşırdı, ama Yan Heqing karısı için savaşmıştı!!! Bu gelişme insanları dut yemiş bülbüle çevirmişti!!!
Bir okur olarak, Xiao Pingyang muhtemelen Xiao Yuan'ın Yan Heqing'in haremindeki en sevdiği eşiydi.
Bunun sadece Xiao Pingyang ile aynı soyadını paylaşmalarından kaynaklanmadığını, Xiao Pingyang'ın mizacının ne kadar kahramanca olduğunu açıklamaya gerek yok.
Orijinal kitapta yazar onun gülümsemesini hiç tanımlamamıştı. Her zaman mesafeliydi, soğuk davranıyordu ve buz gibiydi. İnsanlar ona “Demir Maskeli Kadın” lakabını verirken Xiao Yuan ona “Meybuz Xiao” diyordu.
[铁面娘子 Demir Maskeli Kadın: Siyaset ve ekonomi alanında uluslararası toplum üzerinde önemli etkiye sahip olan güçlü kadını ifade eder.]
Ayrıca yatak sahneleri için yaşayan çok sayıda okur bu noktada kitabın ikinci yarısını analiz ettiler ve Xiao Pingyang'ın Yan Heqing'den hiç hoşlanmayabileceği sonucuna vardılar.
Ancak Yan Heqing'in haremini kontrol edebilmesinin nedeni tam da onun güçlü doğası sayesindeydi. Ayrıca haremi o kadar büyükken nasıl olur da tek bir kötü kadın olmazdı? Xiao Pingyang olmasaydı doğası gereği nazik ve zayıf olanlar uzun zaman önce öldürülmüş olurdu.
Xiao Pingyang'ın kimliği çok özeldi ve şimdi aniden sarayın ana salonunda belirmişti. Xiao Yuan kalbinin, karaciğerinin, dalağının, ciğerlerinin ve böbreklerinin titrediğini hissetti.
Neden bu kadar erken ortaya çıktı!!!
Gerçekten de erkek kahramanı Prenses Yongning'in elinden almak mı istiyor?!
Dürüst olmak gerekirse, Yan Heqing'in hareminde Prenses Yongning ile kıyaslanabilecek tek kişi Xiao Pingyang!
Gerekli selamlamaların ardından Batı Shu Krallığı'nın tüm elçileri yerlerine oturdu. Xiao Yuan gözlerini Xiao Pingyang'dan hiç ayırmadı.
Xiao Yuan'ın arkasında duran Yan Heqing, Xiao Yuan'ın her hareketini izliyordu. Xiao Yuan'ın Xiao Pingyang'a yönelttiği bakışlarını takip ederken gözleri çok kasvetliydi. Belindeki kılıcı kavrayıp sessizce sıktı.
Xiao Yuan yanan bakışları hisseder gibi oldu. Sessizce başını çevirip de Yan Heqing'in yoğun gözlerle Xiao Pingyang'a baktığını görünce kalbi güm güm attı.
Kahretsin ya!!!
Ne oluyor?! İlk karısını henüz göremediğinden önce ikinci karısına mı göz koyuyor?!!
Bundan sonra olay örgüsü nasıl gelişecek?!!