Lupin'de Ara

Son Bölümler: Qian Qiu Radyo Dizisi

Qian Qiu Radyo Dizisi -- 2. Sezon -- 4. bölüm yüklendi. (Bilgisayardaki bir sıkıntı nedeniyle devam edemiyorum.)

Son Bölüm

Qian Qiu yeni ekstra!! Geçmiş Günler yayınlandı!!

Bölüm 51: Kararsız Bir Halk

 


Yin Hanjiang üç aydan uzun bir süre karda gömülü kalmış fakat ruhani özünü geri kazanmayı başaramamıştı. Göksel sıkıntıyı savuşturmak için Yanan Gökyüzü Davulunu kullandığında enerjisini tüketmişti. Buzul ovaların yakınlarında yaşayan ölümlüleri umursamayarak etraftaki tüm ruhani enerjiyi emse enerjisinin çoğunu geri kazanabilirdi ama bunu yapmazdı.


Havada yavaşça uçtu, kan denizine varması yarım aydan fazla sürdü.


Birkaç hafta önce kan denizindeki yaygara sırasında ilkel kaos enerjisini özümseyebileceğini öğrenmişti. Gücünü toparlamak istiyorsa buraya gelmek en iyisiydi.


Yin Hanjiang yavaşça uçuruma tırmanıp aşağı baktı. Kıpkırmızı genişlik başını döndürdü, uçurumun kenarına güçsüzce oturdu. Gözlerinde, aşağıya doğru atlayan ve Yin Hanjiang'ı kendisine eşlik etmesi için nezaketle çağıran sayısız Wenren E vardı.


"Tarikat Vekili Yin yokken rab oldukça yalnız." dedi biri, onun yanında otururken. "Rabbini tüm yaşamın boyunca takip edeceğine yemin etmedin mi?"


Yin Hanjiang Wenren E'nin dikkatli ifadesine bakarak başını salladı. "Lordum, sizinle gelmek istiyorum ama yapamam. Beni menettiniz."


Wenren E, "Rabbin şimdi sana izin veriyor." dedi.


Yin Hanjiang usulca, "Bu astınızın bitmemiş bir işi var." dedi.


Artık çatlaklarla dolmuş hayalet maskesini çıkardı. Ona bakarken eski haline bakıyor gibiydi.


Yanındaki Wenren E onunla birlikte baktı.


"Lordum, bu maskeyi hâlâ hatırlıyor musunuz?" diye sordu Yin Hanjiang.


Elbette ki cevap vermedi. O Yin Hanjiang'ın hayal gücünün bir eseriydi sadece.


"Bu astın sadık olduğunu düşünüyordunuz, değil mi? Zhongli Qian gibi bir beyefendi olmayabilirim ama en azından açık fikirli ve dürüsttüm, değil mi?" Yin Hanjiang bir elini maskesindeki çatlakların üzerinde gezdirdi, sesi bastırılmıştı. "Ama bu doğru değildi ki."


Beş yaşındayken tüm ailesi katledilen, günlerce ceset ve kan yığınında yatan, Wenren E tarafından alınıp on yıldan fazla bir süre bir başına bırakılan bir çocuk nasıl açık fikirli ve dürüst olabilirdi, nasıl kin tutmazdı?


On sekiz yaşına gelmeden önce Yin Hanjiang zorlu bir hayat yaşamıştı. Çok güçlü bir kişi tarafından kurtarıldığını biliyordu ve bu kişiyle çok az teması vardı. Bu kişi onun bir kılıç yetiştiricisi olmasını istiyordu. Hayatta kalmak istiyorsa bu kişinin memnuniyetini kazanması gerektiğini anlamış, bu yüzden kendini kılıç çalışmaya adamıştı.


Ancak Yin Hanjiang hiçbir zaman kılıçları sevdiğini söylememişti.


On sekiz yaşına gelmeden önce hayatta kalmak, daha güçlü olmak istiyordu, bu yüzden o adamın memnuniyetini kazanmak için elinden geleni yaptı. On sekiz yaşına geldiğinde memleketine döndü, bir zamanlar kendisini kurtaran adamı gördü, adının Wenren E olduğunu öğrendi.


Wenren E'nin kasabayı korumak için birliklerine liderlik etmesini sessizce kenardan izlerken özlem, hayranlık ve huşu yüreğini doldurdu. Yin Hanjiang, Wenren E gibi biri olmayı arzuladı, fakat yapamadı. On sekiz yıl geçmiş ve karakteri gelişmiş, nihayetinde karanlık ve çarpık bir insan olmuştu.


Wenren E’nin bilmediği şey, savaştan sonra kaçan mağlup yabancıların Yin Hanjiang tarafından teker teker yakalandığı, üç uçlu bir süngüyle teker teker bıçaklanarak öldürüldükleriydi.


Aile üyelerinin artık tanınması imkânsız kemiklere dönüştüğü ceset yığınını çoktan bulmuştu. Onları gömmüş, mezar taşlarını dikmiş, ardından düşman birliklerinin cesetlerini mezarların önüne sürüklemiş, teker teker ateşe vererek tüm mezarlığı aydınlatmıştı.


Yin Hanjiang'ın yüzü ateş ışığında bulanıktı, sıcak alevler vücudunu ısıtamıyordu.


Wenren E düşmanı başarıyla püskürttükten sonra hayatta kalan askerleriyle içki içti. Yin Hanjiang bir köşeye saklanmış, onu izliyordu.


Wenren E'nin etrafındaki herkes sızdıktan ve ruhani enerjisi mühürlenmiş olan Wenren E de sarhoş olduktan sonra hâlâ ayakta olan tek kişiye baktı, onu birlikte içmek için sürükledi.


Yin Hanjiang, Wenren E'nin kasesinden sadece bir yudum şarap aldıktan sonra yüzü kıpkırmızı oldu. Yüzünü örtmek için Wenren E'nin kemerinden bir maske alarak utanç içinde kaçtı. Bu, küçük sınır kasabasında bir gelenekti. Savaşlardan sonra düşman askerlerinin kötü ruhlarının kendilerine zarar vermesini önlemek için dua etmek üzere hayalet maskeleri takarlardı. Şenlikler sırasında Wenren E de aynı şeyi yapmış, dua ederken bir maske takmıştı.


Maskeyi taktıktan sonra Yin Hanjiang aniden kendini çok rahat hissetti, şu anda kimse yüz ifadesini göremiyordu, artık düzgün davranması gerekmiyordu.


Bu maskeyi sakladı, ne zaman rolünü daha fazla sürdüremez hale gelirse bir anlığına gizlice taktı.


Uzun süre rol yaptıktan sonra gerçekten de lordunun kendisinden olmasını beklediği türden biri olduğunu düşünerek kendini kandırmıştı. Sadece bu maskenin varlığı Yin Hanjiang'a bunun bir yalan olduğunu hatırlatıyordu.


Artık rol yapmasına gerek yoktu. Saklanmak istediği kişi çoktan gitmişti.


Yin Hanjiang elini bıraktı. Çatlaklarla dolu maske kan denizine düşerek hiçliğe karıştı.


Yanındaki, lordunun olduğu yanılsamalara daha fazla aldırış etmedi. Yanan Gökyüzü Davulunu çağırdı, koruyucu bir dizi kurdu, yüzeyinde bağdaş kurup oturarak meditasyon yaptı.


Xuanyuan Tarikatı halkı her zaman Yanan Gökyüzü Davulunun birinci sınıf bir ölümsüz eser olduğunu düşünmüştü. Ama öyle değildi; o ilahi bir eserdi.


Yin Hanjiang da başlangıçta bu konuda net değildi, üç ay boyunca Yanan Gökyüzü Davulunun üzerinde yetiştirme yaptığı sırada bunu fark etmemişti. Büyük Tarikat Savaşı’nda, Wenren E’nin savaş ruhunu harekete geçirmek için Yanan Gökyüzü Davuluna zorla vurup da qi’si vücuduna girdiğinde Yanan Gökyüzü Davulu ile bir bağlantı kurmuştu.


Otuz yıllık inzivaları sırasında Shu Yanyan bir yıl boyunca davul üzerinde yetiştirme yapmıştı. Bir yıl geçtikten sonra Wenren E hâlâ inzivada olduğundan Sağ Muhafız'ı uyandırıp kovmak için oraya giden Yin Hanjiang olmuştu.


O gittikten sonra Yin Hanjiang vadiye atladı. Kulaklarında savaş davullarının sesleri yankılanırken davulun üzerinde durdu. Gücünü hızla artırmak, kılıç niyetini keskinleştirmek lordunun göz önünde bulunduracağı bir güç olmak umuduyla davulun üzerinde yetiştirme yapıyordu.


Bu sefer gücünü artıramayacağını kim düşünebilirdi ki?


Yin Hanjiang, daha önce İblis Kılıcı kullandığında yetiştirme yapabiliyorken bu sefer Ordu Ezen  kılıcına geçtiğinde neden yetiştirme yapamadığını anlayamadı.


Ordu Ezen kılıcına baktı, içinden bir ses ona bu silahın doğru olmadığını söylüyor gibiydi.


Yin Hanjiang kılıçların kendisine uygun olmadığını biliyordu. Kılıçlar insanları öldürmekte çok yavaştı. Üç bıçaklı süngü ise birine saplandığında yaranın kapanması, kanamanın durdurulması zordu, bu yüzden tercih ettiği silah buydu.


Hayalet maskesini çıkarıp yüzüne taktı. İfadesini gizledikten sonra kalbinin özgürleştiğini hissetti, Yanan Gökyüzü Davulu ile mükemmel bir şekilde bütünleşti.


Bu sefer yetiştirmesi büyük bir hızla arttı. On yıllık inzivadan sonra Ordu Ezen kılıcı Ordu Ezen süngüsüne dönüşerek gerçekten ona uygun bir silah haline geldi, Yin Hanjiang da Mahayana aşamasının zirvesine ulaştı.


Ancak Yanan Gökyüzü Davulundan ayrılıp maskesini çıkardığı anda alemi garip bir şekilde manevi alem seviyesine gerilerken sihirli silahı tekrar bir kılıca dönüştü.


Wenren E bir keresinde kişinin zihinsel durumunun kendi alemine uymamasının üç yaşındaki bir çocuğa sihirli bir kılıç vermeye benzediğini söylemişti. Dünyanın en büyük hazinesine sahip olsa da onun gücünü kullanamazdı. Yin Hanjiang maskeyi çıkardıktan ve gerçek benliğini bastırdıktan sonra zihinsel durumunun Mahayana seviyesindeki gücü kullanmak için yetersiz olduğunu biliyordu. Daha da güçlenebilmek için rol yapmayı bırakması gerekiyordu.


Cesaret edememişti. Elinde kılıç yerine üç bıçaklı bir süngü olduğunu görecek lordunun yüz ifadesini hayal bile edemiyordu. Bu yüzden Yin Hanjiang şimdilik bu şekilde kalmanın en iyisi olduğuna karar vermişti.


Fakat Sunak Ustası Yuan onu yenip Yanan Gök Davulunu almak üzereyken Yin Hanjiang'ın maskeyi takıp gerçek gücünü ortaya çıkarmaktan başka çaresi kalmamıştı.


Maske sihirli bir hazine değil, sadece Yin Hanjiang'ın gerçek doğasını göstermesini sağlayan bir kalkandı.


Artık hiçbir faydası olmadığına göre lorduna eşlik edebilirdi. Yin Hanjiang yapılması gerekenleri bitirdikten sonra kan denizine geri dönecekti.


On ay sonra Yin Hanjiang Yanan Gökyüzü Davulunun tepesinde gözlerini açtı. Sadece ilahi bir varlık kaotik enerjiyi özümseyebilirdi, şimdi tamamen iyileşmiş, hatta ilahi eserin gücünün yardımıyla yeni bir atılım yapmıştı.


Yin Hanjiang şu anda ne kadar güçlü olduğunu tam olarak bilmiyordu. Göksel sıkıntı noktasını çoktan geçtiğini belli belirsiz hissediyordu. Bir yıl önce He Wenzhao'yu öldürmek için kovalarken karşılaştığı göksel yıldırım, göklerin kurallarına karşı gelmenin yanı sıra onun atılımı için de tasarlanmıştı.


Ölümsüz qi’ye sahip gibi görünüyordu ama tam olarak öyle değildi.


Neyse, önemli değildi. Gücü yeterli olduğu sürece fark etmezdi.


Yin Hanjiang Yanan Gök Davulu ile Wenren E'nin cübbesini bir kenara bıraktı. Kan denizine uzun uzun baktıktan sonra bir ışık hüzmesiyle Xuanyuan Tarikatına geri döndü.


Xuanyuan Tarikatı geçen yıl boyunca biraz kaotik bir dönem geçirmişti. Önce Tarikat Vekili Yin ve Muhafız Shu güçlerini birleştirerek Sunak Ustası Yuan'ı öldürmüş, ardından Tarikat Lideri kan denizinde kuşatılarak öldürülmüştü. Daha önce bir gölge kadar görünmez olan Tarikat Vekili Yin, Shangqing Tarikat Lideri ve başöğrencisini korkutarak bir yıldan fazla bir süre tarikatlarında saklanmalarına neden olmuştu. Bu savaş tüm xiulian dünyasını sarsmıştı.


Savaşta ün kazandıktan sonra Tarikat Vekili Yin ortadan kaybolmuştu. Xuanyuan Tarikatı lidersiz kalmıştı, Sunak Ustası Yuan'ın astları onun pozisyonu için savaşarak birbirini yemiş, diğer sunak ustaları bir yıl boyunca hiçbir haber alamayınca Yin Hanjiang'ın pozisyonuna göz dikmeye başlamıştı. Sunak ustaları ve Qiu Congxue bir ay içinde birkaç kez birbirleriyle dövüşürlerdi. Şu anda yaralarını iyileştiriyor, bir sonraki dövüş için güç biriktiriyorlardı.


Bir zamanlar dört sunak ustasının da üstesinden gelmiş olan Shu Yanyan bulunduğu konumda rahattı. Dövüşlere hiç katılmıyor, bütün gün yeni geniş yatağında tembellik ediyor, ara sıra Baili Qingmiao ve Zhongli Qian ile uğraşmaya gidiyordu.


Baili Qingmiao sihirli silahı kan denizinde yok olduktan sonra ciddi yaralar almış, Qiu Congxue tarafından kurtarılmış, bunca zamandır Xuanyuan Tarikatında iyileşmeye bakmıştı. Zhongli Qian, Yin Hanjiang'a bir şey söylemesi gerektiği konusunda Wenren E ile anlaşmıştı, bu yüzden Yin Hanjiang ile görüşmeden ayrılamazdı.


Bu ikisi Su Huai ile birlikte Qiu Congxue'nin yetiştirme alanında misafir olarak kalıyordu. Qiu Congxue güçlü olduğundan ve çok fazla astı olmadığından kaldıkları süre boyunca oldukça huzur dolulardı.


"Sol Muhafız’ın yetiştirme alanı perili bir evden bile daha ıssız." Shu Yanyan yaralı Baili Qingmiao'yu tekrar ziyarete gelmişti. Zhongli Qian'ın Su Huai'nin çalışmasına yardım ettiğini görünce sohbet etmeye başladı. "Muhafız Qiu nerede?"


"Bugün ana salonda üç üç sunak ustasıyla dövüşmek üzere randevusu var." Zhongli Qian, Su Huai'ye durması için işaret ederek Shu Yanyan'ı selamlamak için ayağa kalktı. "Görüşmeyeli uzun zaman oldu Muhafız Shu."


"Uzun zaman değil, sadece üç gün geçti." Shu Yanyan tembel tembel esnedi. "Gerçekten dövüşebiliyor. Daha yeni etini geri kazanmayı başarmışken şimdiden bir iskelete dönüştü ama yine de dövüşmeye devam ediyor."


Zhongli Qian Shu Yanyan için bir fincan çay doldurdu ve nazik bir ses tonuyla, "Muhafız  Qiu açık sözlü, dürüst bir kadın ama ayrıntıları gözden kaçırmaya meyilli. Geçtiğimiz yıl boyunca ona göz kulak olduğu için Muhafız Shu'ya teşekkür etmeliyim." dedi.


Shu Yanyan elini sallayarak, "Bahse değer bir şey değil." dedi.


"Muhafız Shu’nun bugünkü ziyaretinin bir sebebi var mı?" diye sordu Zhongli Qian.


"Bunu senden gerçekten saklayamam." Shu Yanyan Zhongli Qian'ın yüzüne baktı. "Genç Efendi Zhongli akıllı bir adam. Sence ne istiyorum?"


Zhongli Qian kendi çay fincanını eline aldı, rahat bir sesle "Xuanyuan Tarikatı halkı kararsız, Muhafız Shu da mücadeleye katılmak istiyor, bu yüzden Qian’ın kendi tarafında olmasını umuyor." dedi.


Shu Yanyan yanaklarını ellerinin arasına almış, Zhongli Qian'a bakarak "Akıllı  biriyle konuşmak kesinlikle zaman kazandırıyor." dedi. "Genç Efendi Zhongli ne düşünüyor? Muhafız Qiu ile ilişkinizin daha iyi olduğunu biliyorum ama onun bir beyni yok, Xuanyuan Tarikatı onun liderliğindeyken üç gün sonra çökecektir."


"Benim düşüncelerim… Qian Muhafız Shu’ya buna karar vermeden önce bir süre sabırla beklemesini tavsiye ediyor.” dedi Zhongli Qian.


Konuşmasını henüz bitirmişti ki Xuanyuan Tarikatının etrafındaki bariyerler kırıldı. Korkunç bir güç tarikatın içine doldu.


Shu Yanyan ayağa kalkarak ciddiyetle, "Genç Efendi Zhongli’nin beklediği şey bu muydu?" diye sordu.


"Kesinlikle." Zhongli Qian çay fincanını bıraktı ve Su Huai'ye, "Git ilaçlarla bir ruh toplama dizisi hazırla. Büyük ustan bugün çok daha fazla yaralanacak." dedi.


Su Huai: “…”